Tiyatro ve Dizi Sektöründe Tekelleşme İddiaları: Ünlü Menajer Ayşe Barım Hakkında Soruşturma Başlatıldı

Türkiye’nin dizi ve sinema sektöründe ‘tekelleşme’ tartışmaları alevlendi. Sektörün önemli isimlerinden biri olan ID Danışmanlık Limited Şirketinin kurucusu Ayşe Barım, bu iddiaların odağına yerleşti. Birçok ünlü oyuncunun menajerliğini yapan Barım hakkında soruşturma açılırken, sektördeki tekelleşme problemleri bir kez daha gündeme taşındı.

Nedim Saban’dan Çarpıcı Açıklamalar

Tiyatro sanatçısı Nedim Saban, tekelleşme iddialarına ilişkin ifadeye çağrıldı. Saban, sektördeki genç oyuncuların önünün tıkandığını ve iş fırsatlarının belirli çevrelerle sınırlı olduğunu belirterek, menajerlik şirketlerinin sektördeki etkisinin tiyatroya kadar yayıldığını ifade etti.

Ayrıca, sektörün yapısal sorunlarına dikkat çeken Saban, “Yetiştirdiğimiz genç yetenekler kendilerine fırsat bulamıyor. Bilet fiyatlarının artması ve tiyatro sahalarının ulaşılmaz hale gelmesi, bağımsız tiyatrocuların seyirciyle buluşmasını zorlaştırıyor. Bu durum yalnızca tek bir kişiyle sınırlı değil, genel bir sektör sorunudur” dedi.

Soruşturmanın Detayları

Ayşe Barım’a yöneltilen iddialar, yalnızca televizyon projeleriyle sınırlı kalmadı. Barım’ın tiyatro alanına da girmesiyle sektörde tekelleşmenin daha geniş bir boyuta ulaştığı iddia edildi. Barım’ın sektörde kendisine karşı çıkan oyuncuları projelerden dışladığı, yapımcı ve cast süreçlerinde etkili olduğu öne sürüldü.

Soruşturma kapsamında Ayşe Barım’a yurt dışına çıkış yasağı getirildi. Bunun yanında, menajerliğini yaptığı Serenay Sarıkaya tanık, oyuncu Deniz Işın ise mağdur olarak ifade verdi.

Tiyatro ve Dizi Sektöründe Neler Değişebilir?

Sektördeki tekelleşme iddiaları, oyuncuların iş bulma imkanlarını daraltırken, tiyatro ve dizi dünyasında yapısal düzenlemeler yapılması gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu gelişmeler, sanatçılar ve sektör çalışanları için daha adil bir çalışma ortamı yaratılmasına zemin hazırlayabilir.

Gelişmelerin Önemi

Tekelleşme iddiaları, sadece sektörel bir tartışma olarak kalmayıp, sanatın ulaşılabilirliği ve özgürlüğü konularını da etkiliyor. Bu soruşturma, daha adil bir sistem için atılacak adımların başlangıcı olabilir.